Bursa'nın teknoloji üssü ULUTEK Teknopark, girişimcilerin küresel pazarlara açılmasına katkı sağlayacak bir seminere ev sahipliği yaptı. ULUTEK Seminer Salonunda gerçekleştirilen ‘Teknoloji Girişimlerinin Küresel Pazara Açılması’ başlıklı seminer, Cloud Workbench BV Genel Müdürü Refik Tuncer'in konuşmacılığında gerçekleştirildi. Seminerde teknoloji firmalarının uluslararası alanda başarılı bir şekilde büyümesi için stratejiler, olanaklar ve zorluklar ele alındı.
Refik Tuncer, Türkiye'de teknoloji üreten küresel pazarlara açılma süreçlerini detaylandırdığı sunumunda, pazarda sorunların ve bunların nasıl aşılabileceğine yönelik önemli bilgileri paylaştı. Tuncer, "Ne üretirseniz üretin, pazarın yüzde 99'u yurt dışında bulunuyor. Dünyanın ölçülebilir teknoloji satışlarında Türkiye’nin aldığı pay sadece yüzde 0,5 düzeyinde ve Türkiye'deki devlet kurumları bu pazarda yüzde 60 oranında alıcı konumunda yer alıyor. Firmalar bir süre sonra yeni müşteri bulma sıkıntısıyla karşı karşıya kalıyor. Bu noktada doğru stratejilerle küresel pazara açılmak mümkün. ULUTEK gibi değerli teknoparklar vesilesiyle teknopark firmalarının globalleşmesi ile ilgili çalışmalar yaparak başarılı örneklerimizi artırmayı amaçlıyoruz.” dedi.
“AYNI MÜŞTERİYE YENİ ÜRÜNLER SATIP ODAĞI DAĞITMAMALIYIZ”
Büyüme aşamasında kaynakları bölmek yerine, küresel pazarlarda daha geniş müşteri kitlelerine ulaşmaya odağın artması gerektiğini vurgulayan Tuncer, “Örneğin bir konuda uzmansınız, şirketlere bu konuda ürünler satarken Türkiye’de belli bir noktadan sonra satabileceğiniz firma sayısı otomatik olarak azalıyor. Bu aşamada bazı firmalar, mevcut başarılarını sürdürmek için genelde ikinci veya üçüncü ürün üreterek yatayda büyümeye başlıyor. Bu şekilde aynı firmalara farklı ürünler satmaya çalışıp eforumuzu bölmüş oluyoruz. Dünya pazarına baktığımızda benzer durumda olan firmalar, aynı bilgi birikimini kopyalayıp farklı ülkelere ulaşmaya çalışıyor. Firmalarımız, aynı müşteriye yeni ürünler satıp odağı dağıtmamalı; bunun yerine farklı pazarlara odaklanmalıyız.” dedi.